Celalettin AKÇADOĞAN
celalettinakcadogan@hotmail.co
“Emenin emzirene nefsi haram, emzirenin emene nesli haram.”
24 Mart 2013 Pazar Saat 22:46

Sağlık Bakanlığı tarafından hiç gereği olmadığı halde, Anne sütü alamayan bebeklerin anne sütünden mahrum kalmalarını engellemek maksadıyla süt bankası oluşturmaya hazırlanıyor.Bu uygulamayla birçok bebeğin başka annelerin sütleri ile beslenmesi planlanıyor. Ancak söz konusu uygulamanın getireceği tehlikelerin farkındalığı konusunda şahsım ve mütedeyyin Müslümanlar olarak bi hayli edişe taşıyoruz.


Avrupa Birliği’ne uyum müktesebatı altyapısıyla toplumun kökünün dinamitlenmesi ve din olgusunun boşaltılmak istenmesini esefle karşılıyoruz.. Kanımca İlahiyatçı Prof. Dr. Cevat Akşit, Hocanın da dediği gibi “Bu proje dini silme projesidir” Kabul etmemiz mümkün değildir.

İşin en acıtasyon tarafı Muhafazakar demokrat olarak kendilerini addedenlerin bu ve benzeri İslam’ın uygun görmediği uygulama ve davranışlar da bulunmalarıdır. Bu uygulamalarıyla Müslümanların hassasiyetlerini ve inanç değerlerini hiçe sayıp önemsemediklerin göstermektedirler.

İslam dininde Süt bankasının kurulması caiz olup olmadığı konusu gerek bireysel olarak İslam alimlerinin gerekse kurumsal olarak fetva kurullarının açıklamalarıyla gündeme gelmiştir. Bu bağlamda süt bankası uygulamalarının süt emme konusunda karışıklık meydana getireceği, Kadınların sütlerini bir depoda biriktirmeleri ve çocuklara vermeleri sonucunda akrabalığın meydana geleceği, Bebekte emdiği anneden genetik geçiş olacağından genlerin bozulacağı, Dolayısıyla emenler arasında yapılacak olan evliliklerde haşa kardeşin kardeşle evlenmiş olacağı kaçınılmaz olacaktır. Bunun da farkında olmadan İslam’ın yasak kıldığı süt akrabaları arasında evlenmelere yol açabileceği gibi gerekçelerle bu bankaları kurmanın caiz olmayacağına karar vermişlerdir.

Yukarıdan bahsettiğim gerekçelerden de anlaşılabileceği gibi hüküm meselenin özüne yönelik olmayıp, kendilerinden süt alınan anneler ile süt verilen bebekler arasında oluşacak süt akrabalığı konusunda hassasiyet gösterilmeyerek, sütlerin ve süt akrabalıklarının karışması sonucu dinin yasakladığı evliliklere götürebileceği ve insan genlerinin bozulacağı endişesinden kaynaklanmaktadır.

Diyanet bu konuda nasıl bakıyor hatırlayalım : Diyanet Evlilik yasaklarının ihlal edilmemesi için her türlü tedbirin alınması ve bu tedbirlerin hassasiyetle uygulanması noktasında duyarlı davranıldığı takdirde aşağıda işaret edilen hususların dikkate alınması kaydıyla insan sütünün saklanmasının ve ihtiyacı olan bebeklere verilmesinin dinî açıdan sakıncası olmadığına başkanlıkça karar verilmiştir.

1. Süt verecek kadının kendi çocuğunu sütten mahrum bırakmaması,

2. Başka kadının sütünü içen çocuklar arasında oluşacak mahremlik dairesini, olabildiğince daraltmak için, pratik bir tedbir olarak, bir kadından alınan sütün sadece erkek veya sadece kız çocuklara verilmesi,

3. Süt veren kadın ile süt verilen çocuğun kimliklerinin, kayıt altına alınması ve bu bilginin her iki tarafa da verilmesi,

4. Bu hususun yasal düzenleme ile güvence altına alınması,

5. Evliliğe engel teşkil eden süt akrabalığı dairesinin daha da genişlememesi için, birden fazla anneye ait sütlerin karıştırılmaması,

6. Süt veren anneye, masrafları dışında bir ücret verilmemesi, alınan sütlerin para karşılığı satılmaması,

7. Kendi annesinin sütü ile beslenme imkânı bulunan çocukların, bu sistemden yararlandırılmaması."

8. Süt annelerinin Müslüman olmaları

Değerli Dostlar!! Yukarıda sayılan maddelerin uygulanabilirliği nedenli zor ve çetrefilli olduğu görülmektedir. Hal böyle iken Bu hassas Konular İmam hatip mezunu olan herkes tarafından kolaylıkla bilinebileceği bir gerçektir. Yetkiyi elinde bulunduranların yapmış olduğu uygulamalar her ne kadar Avrupa birliği müktesebatında yazılı olsa da İslam kitabında yazılmadığı bilindiği halde ısrarcı olmanın mantığı anlaşılabilir bir şey değildir.

Yetkililere İslam fıkhının 5 temel özelliğinden bir tanesi nesli koruma altına almaktır. İlkesini hatırlatıp Süt anneliğine evet Süt bankasına Kesin kez hayır derken; “Emenin emzirene nefsi haram, emzirenin emene nesli haram.” Olduğunu bir kez daha hatırlatırım. Vesselam!!