Büyücülük Konusu Ve Kur'an. (Bakara 102. ayet)

[halukgta]

Bugünkü yazýmýn konusu, �slam toplumunda kafalarýn çok karýþýk olduðu konu, sihir/büyücülük konusu olacaktýr. Gerçektende anlatýlanlara inandýðýmýzda, kafalarýn karýþmamasý, hatta korkmamak mümkün deðil. Gelin önce büyü konusunda, toplumumuzda neler anlatýlýyor, kýsaca göz atalým.

(Büyü, “Tabiatüstü gizli güçlerle iliþki kurularak zararlý, faydalý veya koruma gayeli bazý sonuçlar elde etmek için yapýlan iþler� þeklinde tarif ediliyor. Baþlýca gayesi ise daima çýkar odaklý olmasý… Büyü, olaðanüstü etkileyici bir güç veya bilgiye sahip olduðuna inanýlan kiþilere yaptýrýlýyor. Bu kiþilerin yeteneklerini iyiye de kötüye de kullanabileceklerine inanýlýyor. Araç olarak ise; ruhlar, cinler, þeytanlar, canlý veya ölmüþ bazý hayvanlar kullanýlýyor. Eþlerin veya baþka kiþilerin arasýný açmak, insanýn bazý kabiliyetlerini, dilini, bahtýný baðlamak, malýna ve canýna zarar vermek, kýz veya erkeklerin bahtýný baðlamak gibi durumlarda bu yola baþvuruluyor.)

Anlatýldýðý güçte insanlar varsa ve bu insanlara engel olamýyorsak, bu insanlardan korkmamak sizce mümkün mü? Tabiatüstü gücün olmadýðýný, tek güç Allah ýn olduðunu asla unutmayalým. Bu söylenenleri, Kur’an ýþýðýnda basitçe düþünelim önce. Hatýrlarsanýz Allah Kur’an da birçok ayetinde, �NSANLARDAN KORKMAYIN, BENDEN KORKUN diye uyarýyordu. Ali �mran suresi 175. ayetinde de yine bakýn nasýl uyarýyordu bizleri.

(�þte bu þeytan, ancak kendi dostlarýný korkutur. Siz onlardan korkmayýn, eðer müminlerseniz, Benden korkun.)

Allah yalnýz benden korkun, bu türlü sözlerle þeytan ancak, kendi dostlarýný korkutur diyor. Ne dersiniz, yoksa farkýnda olmadan bizler, þeytanýn dostlarýmý olduk? Allah bizleri bu dünyada, özgür irademizle býrakarak, imtihan ettiðinden bahseder. ENGELLENEMEZ, BÖYLE GÜÇLER� OLAN B�R TOPLUMDA, ÖZGÜRCE B�R �MT�HANDAN NASIL SÖZ EDER�Z? Her istediðini yaptýrabilecek bir gücün, Allah tarafýndan, bazý kiþilere verildiðini kabul edersek, Kur’an ýn yüzlerce ayetini görmezden gelmiþ, üstünü örtmüþ oluruz. Lütfen bunu unutmayalým.

�imdide büyü/sihir konusuna, gelin birlikte Kur’an a bakalým. Bu konuyu rivayet ve emin olamayacaðýmýz bilgiler ýþýðýnda deðil, Kur’an ýn genel hükümleri ýþýðýnda anlamaya çalýþalým. Büyü/sihir Kur’an da vardýr deriz ve bu kelimeye öyle yanlýþ anlamlar yükleriz ki, Kur’an ýn neredeyse tamamýna ters düþer. Önce bahse konu örnek gösterilen ayeti yazalým, daha sonra ayette geçen büyü/sihir kelimesi üzerinde, birlikte düþünelim.

Bakara 102: Süleyman'ýn hükümranlýðý hakkýnda onlar, þeytanlarýn uydurup söylediklerine tabi oldular. Hâlbuki Süleyman büyü yapýp kâfir olmadý. Lakin þeytanlar kâfir oldular. Çünkü insanlara sihri ve Babil'de Harut ile Marut isimli iki meleðe indirileni öðretiyorlardý. Hâlbuki o iki melek, herkese: B�Z ANCAK �MT�HAN �Ç�N GÖNDER�LD�K, SAKIN YANLI� �NANIP DA KÂF�R OLMAYASINIZ, demeden hiç kimseye (sihir ilmini) öðretmezlerdi. Onlar, o iki melekden, karý ile koca arasýný açacak þeyleri öðreniyorlardý. OYSA BÜYÜCÜLER, ALLAH'IN �ZN� OLMADAN H�Ç K�MSEYE ZARAR VEREMEZLER. ONLAR, KEND�LER�NE FAYDA VEREN� DE��L DE ZARAR VEREN� Ö�REN�RLER. Sihri satýn alanlarýn (ona inanýp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadýðýný çok iyi bilmektedirler. Karþýlýðýnda kendilerini sattýklarý þey ne kötüdür! Keþke bunu anlasalardý! (Diyanet Vakfý meali)

Ayette bahsedilen büyü/sihirden ne kast ediliyor, önce bunu doðru anlamalýyýz. Ayeti öyle anlatýyorlar ki, Kur’an ýn diðer ayetleri ile ters düþebiliyor. Acaba günümüzde bizlere öðretilen, insanlara her türlü kötülüðün yapýlabileceði, olaðan üstü bir güçten mi kast ediliyor? Ayetten bunu anlar ve kabul edersek, ALLAH IN YALNIZ BENDEN KORKUN, S�ZLERE ÖDÜLÜ DE CEZAYI DA YALNIZ BEN VER�R�M öðretisine, uyarýsýna tamamen ters düþmüþ oluruz. �imdide bu bilgiler ýþýðýnda ayeti anlamaya çalýþalým.

Ayette þeytanýn vesvese verdiði, yani insanlarý yanýlttýðýndan bahsediliyor ve Süleyman peygamberimizin büyü/sihir yapmadýðýný söylüyor. Ayetin devamýnda þeytanlarýn kâfir olduðunu söyleyip, Harut ve Marut isimli iki meleðe indirileni öðretiyorlardý diyor. Peki, bu sözlerden ne anlamalýyýz? Melekler ne öðretiyor olabilirler?

Eðer bahsedildiði gibi Harut ve Marut melek ise ve Allah büyü/sihir yapmanýn günah olduðunu söyleyip, yapanlarýn kâfir olacaðýndan da bahsediyorsa Kur’an da, bu meleklerin günümüzde anlatýlan, insanlara her türlü kötülüðü yapabilecek daða üstü bir ilmi, yani büyücülüðü anlattýklarýný, öðrettiklerini kabul etmemiz mümkün deðil.

Ayetin devamýnda bu söylediklerime açýklýk getiriyor ve bizler sizlerin imtihaný için gönderildik, SAKIN YANLI�A �NANIP DA KÂF�R OLMAYIN diye melekler uyarýyor ve onlara bir þeyler öðrettiðinden bahsediyor, ama ayeti tercüme eden parantez içinde sihir ilmini öðrettiklerini yazmýþ. Ayette böyle bir detay yok. Böyle anlayýnca da, hem Kur’an içinde, hem de ayet kendi içinde çeliþki yaratýyor. Demek ki melekler, doðruyu ve yanlýþý öðretiyor ve insanlarýn doðruyu seçmesini özellikle istiyor. Ayetin devamýnda yine bakýn ne diyor.

(Onlar, o iki melekten, karý ile kocanýn arasýný açacak þeyleri öðreniyorlardý.)

Melekler topluma, sakýn yanlýþa inanmayýn dedikten sonra, bu iki melek günümüzde bile hiç istenmeyen, Allah ýn yasakladýðý, kötü ve art niyetli insanlarýn zihinlerinde olan büyünün yapýlmasýný öðretiyor olabilir mi? Hem melekler, bizler sizlerin imtihaný için gönderildik yanlýþ yapmayýn diyecekler, hem de böyle kötü þeylerin, büyünün yapýlmasýný öðretecekler öylemi? Bu nasýl bir mantýk böyle.

Peki, burada bahsedilen, karý kocanýn arasýný açacak þeylerin öðrenilmesinden, ne anlamalýyýz? Bunun açýklamasý da, ayetin devamýnda yapýlýyor. ASLINDA BURADA BAHSED�LEN MELEKLER�N TOPLUMA, FAYDALI �EYLER� KAPSAYAN �LM�N Ö�RET�LD���N�, AYET�N DEVAMINDA ANLIYORUZ. Fakat kötü niyetli insanlarýn, bu bilgileri iyi ve güzel amaçlarla deðil, kötü amaçlarla kullandýklarýný, verilen örnek bizlere anlatýyor. Bakýn ayetin devamýnda ne diyor.

(ONLAR, KEND�LER�NE FAYDALI OLANI DE��LDE, ZARARLI OLANI �REN�RLER.)

Demek ki burada bahsedilen büyüden kasýt, DO�RU B�LG�LER� KÖTÜ AMAÇLARLA KULLANAN, �NSANLAR KAST ED�L�YOR. Yoksa sýnýrsýz ve kiþilere istediði kötülüðü yapabileceði doðaüstü bir güçten bahsedilmiyor. Melekler insanlara gerekli olan güzel þeyler öðretiyorlar, ama insanlar bu bilgileri kendi çýkarlarý adýna kötü amaçlarla kullanýyorlar. Örneðin Elektrik günümüzde çok yararlý bir buluþtur. Ama insanlarý öldüren bombalarý ateþleyende elektriktir. Büyücülük konusunda, günümüzde yanlýþ anlatýlan bu ayetin devamýnda yapýlan uyarý, aslýnda söylediklerimi onaylýyor ve bakýn ne diyor.

(OYSA BÜYÜCÜLER, ALLAH'IN �ZN� OLMADAN K�MSEYE ZARAR VEREMEZLER.)

Buradan da anlaþýlýyor ki, büyücüler yani Allah ýn insanlara faydalý olacak ilmini, bilgiyi kötü amaçlarýna alet edenler, asla emellerine ulaþamayacaklarýný, ALLAH �STEMED�KÇE K�MSEYE ZARAR VEREMEYECEKLER�N�, APAÇIK AYET�NDE B�ZLERE BEL�RT�YOR. Ama bizler ne yazýk ki yüce Rabbimizi deðil, bizlere anlatýlan rivayet ve saný inançlarýmýza inanmaya devam ediyoruz. Böyle yaparak bizler, büyücüleri kendi ellerimizle, GÜÇ SAH�B� YAPIYORUZ. Bu inanç öyle güçlü ki, Kur’an ý iþiten-duyan bile yok.

Büyücülerin, yani Allah ýn verdiði ilmi kötü amaçlarla kullananlarýn, ahrette nasiplerinin olmayacaðýný, bu tür insanlarýn cezalarýný bulacaklarýný, ayetin sonunda belirtiyor. Büyücüler yani art niyetli kötü amaçlý kiþiler kast ediliyor ve Allah Felak suresinde, bakýn bizleri nasýl uyarýyor.

(Ve düðümlere üfleyen BÜYÜCÜLER�N �ERR�NDEN ve hased ettiði zaman, HASETÇ�N�N �ERR�NDEN SANA SI�INIRIM.)

Aslýnda bu ayet, yazdýklarýmýn adeta bir özeti. Büyücü, yani kötü amaçlar peþinde olan kiþilerin þerrinden, hasedinden bizlerin, YALNIZ ALLAH A SI�INMAMIZ GEREKT��� ANLATILIYOR. ALLAH A SI�INANA K�M ZARAR VEREB�L�R? Bunu düþünemiyor muyuz? Eðer böyle insanlara Allah, bizlerin karþý koyamayacaðýmýz güç ve ilim vermiþ olsaydý, sizce adaletli olur muydu? Tüm bunlara inanmak, Kur’an ýn adaletini hiç ama hiç anlamamakla aynýdýr.

Kur’an da birçok yerinde müþrikler, peygamberimize büyücü/sihirbaz derler. Allah da o ne büyücüdür ne kâhindir, Allah’ýn peygamberidir diye geçer. Büyücü gerçekleri çarpýtan, toplumu korkutan, yanlýþý doðru gibi gösteren anlamýnda kullanýlmýþtýr Kur’an da.

Taha 69: "Sað elindekini atýver, o, onlarýn yaptýklarýný yutar. Çünkü onlarýn yaptýklarý ancak bir büyücü tuzaðýdýr. Büyücü ise, HER NEREDE OLURSA OLSUN BA�ARIYA ULA�AMAZ." (Elmalý Hamdi meali)

Bu ayet Musa peygamberimizin kýssasýnda geçiyor. Büyücülerin/sihirbazlarýn gerçekleri saptýrarak, insanlarý aldattýðýný, korkuttuðunu söylüyor ve son noktayý koyuyor ve diyor ki, BÜYÜCÜLER HER NEREDE OLURSA OLSUN, BA�ARIYA ULA�AMAZLAR. Ama bugün bizlere toplum içinde, öyle bir korku saldýlar ki, NE YAZIK K� TOPLUM DERTLER�N�N ÇARES�N� KUR’AN DA DE��L, BÜYÜCÜLERDE ARAR OLDU.

Allah cümlemize akýl, fikir versin. Öyle bir zamanda yaþýyoruz ki batýl, hurafe toplum içinde korku salmýþ, güç kazanmýþ. Kur’an ýn uyarýlarý ise göz ardý edilir olmuþ. Çünkü peygamberimizin mahþerde söyleyeceði o acý gerçek, toplumda yaþanýr olmuþ.

Furkan 30: Peygamber der ki: Ey Rabbim! KAVM�M BU KUR'AN'I BÜSBÜTÜN TERK ETT�LER. (Diyanet Vakfý meali.)


Saygýlarýmla
Haluk GÜMÜ�TABAK

http://hakyolkuran.com/
http://halukgta.blogcu.com/
http://kuranyolu.blogcu.com/