Kırşehir Çevre İl Müdürü Reşat Karaca Sizlerle
31 Ocak 2008 Perşembe Saat 13:05
ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRÜ REŞAT KARACA İLE YAPILAN RÖPORTAJ
Yönetici: Nerede hemşerimiz varsa biz de orada olma...


ÇEVRE VE ORMAN MÜDÜRÜ REŞAT KARACA İLE YAPILAN RÖPORTAJ











Yönetici: Nerede hemşerimiz varsa biz de orada olmaya devam ediyoruz. Bu Kez Kırşehir ilinde Çevre ve Orman Bakanlığı Kırşehir İl Çevre ve Orman Müdürlüğü makamındayız. Değerli Müdürüm! Sohbetimize başlamadan önce çok değerli okurlarımıza kendinizi tanıtır mısınız?



1964 yılında Trabzon ili Çaykara ilçesi Yeşilalan Köyünde doğdum. İlkokulu Yeşilalan Köyünde, ortaokulu ve liseyi Çaykara’da okuduktan sonra 1987 yılında K.T.Ü Orman Fakültesi’nden Orman Mühendisi olarak mezun oldum. 1988 yılında Bandırma Orman İşletme Müdürlüğünde mühendis olarak işe başladım. 1993 yılında Sinop Ayancık’ta Orman İşletme Şefi, 1998 yılında Balıkesir Manyas’ta Orman İşletme Şefi olarak görev yaptım. 2003 yılından beri de Kırşehir İl Çevre ve Orman Müdürü olarak görev yapmaktayım. Evli ve 1 erkek çocuk babasıyım.



Yönetici: Sayın Karaca! Sitemizin yayını ile ilgili görüş ve düşüncelerinizi okurlarımız ile paylaşır mısınız?



Karaca: Hiç şüphesiz sitemizin yayını bir köy için oldukça mükemmel. Özellikle köyümüz dışında olup da; bizler gibi gönlünün bir yarısı köy için atan kişilere çok şey demektir. Gerek köyümüzde olup bitenleri takip etmek, gerekse yıllarca göremediğimiz arkadaşları bu sitede bulmak ve de birbirimizi tanımadığımız nice hemşerilerimizle tanışmak, çok önemli olsa gerek.



Yönetici: Sayın Karaca! İl Çevre ve Orman Müdürü olarak görev yapıyorsunuz. Holaysalılar adına sizlerle gurur duyuyoruz. Çevre ve Orman il Müdürlüğünün görev ve sorumlulukları konusunda okuyucularımıza bilgi verir misiniz?



Karaca: Rica ederim. O gurur bana aittir. Eğer köyümü, ilçemi, ilimi ve de ülkemi layıkıyla temsil ediyorsam ne mutlu bana! Çevre ve Orman İl Müdürlüğünün görev ve sorumlulukları o kadar çok ki, anlatmak sayfalarca tutar. Ancak ana başlıklarıyla sıralayacak olursak:



Çevre ile ilgili her türlü konuları takip etmek, mevzuata aykırı hareket edenleri uyarmak ve cezai işlem uygulamak. Örneğin hava kirliliği, atık sular, her türlü emisyonlar, her türlü atıklar, su kirlilikleri vb. konular.



Orman ile ilgili olarak da yaban hayatını korumak ve geliştirmek, avcı belge ve ruhsatlarını düzenlemek, fidan yetiştirmek, milli parkları kurmak, korumak ve çalıştırmak, orman köylüleri ile ilgili çalışmalar yapmak, kredi vermek ve bunları takip etmek, ağaçlandırma yapmak vb. görev ve sorumluluklar. 300 kalemi aşkın görev ve sorumluluğumuz bulunmaktadır.



Yönetici: Sayın Müdürüm! Çevre konusunda duyarlı olmadığımızı etrafımıza bakarak anlayabiliyoruz. Çevre ve Orman İl Müdürü olarak konu hakkında bizlere vereceğiniz mesajlar nelerdir?



Karaca: Evet. Maalesef çevre konusunda çok duyarlı olduğumuz söylenemez! Bu konuda her birimize çok büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Dünya nüfusunun hızla artması ve beraberinde sanayileşmenin artması nedeniyle, çevre sorunları da beraberinde artmaktadır. Son yıllarda adınız sıkça duyar olduğumuz “Küresel Isınma” ve çok değil önlem alınmazsa 70-80 yıl sonra dünyamızı çok büyük felaketlerin beklediği, araştırmalara neticesinde ortaya konmuştur. Bu nedenle tükenmez sandığımız çevre artık tükeniyor. Henüz geç olmadan her birey üzerine düşeni yapmalı, önce çevresinden, ailesinden başlayarak; içtiği sigaradan, kullandığı atık pillerden, kağıttan, poşetten sorumlu olmalı, çevreyi en az kirletecek şekilde kullanmalı ve korumalıdır. Bu konuda tüm uyarılara dikkat etmeli ve yerine getirmelidir.





Yönetici: Sayın Karaca! Holaysa’da ve yaylalarımızda son yıllarda çok büyük çevre kirliliğine rastlamaktayız. Bu da beraberinde birçok sorunu ortaya çıkarmaktadır. Buralarda çöp toplama işi yapılmadığına göre bu sorunu nasıl çözebiliriz?



Karaca: Evet. Maalesef insanımız yukarıda da değindiğim gibi çevre bilincine erişmemiş. Farkına varmadan kendisini ve gelecek nesilleri nasıl bir felakete doğru sürüklediğini bilmiyor. Her birey; kendi çöpünü, kullandığı her türlü materyalden kalan atığı, doğaya ve çevreye en az zarar verecek şekilde bertaraf etmelidir. Ben kısaca diyorum ki; Dünya kirletilecek kadar küçük, temizlenemeyecek kadar da büyüktür. En azından gelecek nesillere bulduğumuz gibi bırakmalıyız.



Yönetici: Sayın Müdürüm! Son dönemlerde Trabzon’da başlatılan gönüllü hareketle Holaysalıları birlik ve beraberlik adı altında çalışmalar başlatılmış ve bu anlamda toplantı serilerine devam edilmektedir. Sizler bu konuda neler söylemek istersiniz?



Karaca: Evet. Bu konular benim içimde kalan uhdeler ve gönül yaralarımdır. Ben daha önce görev yaptığım yerlerde Karadenizliler Derneği kuruculuğu yaptım. Bu işler gönül işi ve de fedakarlık ister, sabır ister. Aynı zamanda teşvik ister. Dernekçilik çok önemlidir. Dernek sayesinde köyümüzün birçok sorunu çözülebilir. Birçok iş başarılabilir, köyümüz daha iyi tanıtılabilir. Bugüne kadar yapılmaması çok büyük eksikliktir. Bunu yapanlar ve başaranları canı gönülden tebrik ediyorum. Bizler de elimizden gelen yardımı yapmaya hazırız.



Yönetici: Memleket, gurbet ve hasretlik. Bu üç konu hakkında Holaysa ve yaylalarımızı ilişkilendirerek değerli okurlarımıza neler anlatmak istersiniz?



Karaca: İşte beni şimdi tam yüreğimden yakaladın! Yeminle şuan gözlerim doldu! Bunlar benim gönül yaralarımdır. Yıllarca özlediğim, doyamadığım olgularım, gerçeklerim. O köyde doğup 25 yıl oralarda her santiminde bir anısı olan birinden ne beklersiniz! Kelime bulup anlatmak çok zor. Evet, bu üç olguyu duyduğunda özlemeyen, içi cız etmeyen biri bunları bilemez. Kısaca bu üç duygu yoksa; ben oralıyım diyemem.





İl Çevre ve Orman Müdürü Reşat Karaca



Yönetici: Sayın Karaca! Şiirler yazdığınızı biliyoruz. Yazdığınız şiirlerden birkaç tanesini okuyucularımıza okur musunuz?



UZAK KALDIM ÇAYKARAM



Seviyorum köyümü ölürcesine

Yüreğim yanıyor volkancasına

Gözyaşım sel oldu akarcasına

Uzak kaldım Çaykaram gelemiyorum



Gözlerim başka yer görmüyor şimdi

Dünyada cennet meğer böyle idi.

Gönülhanem seni unutmaz idi

Uzak kaldım Çaykaram gelemiyorum



Unutamam seni canım çıkmadan

Özlüyorum her gün bıktım sıladan

Başka yerde bulamadım senin tadından

Uzak kaldım Çaykaram gelemiyorum



Neylesin Reşat bağrı yanıyor

Dinmiyor gözyaşım kanlı akıyor

Geceler uzuyor sabah olmuyor

Uzak kaldım Çaykaram gelemiyorum



Reşat KARACA



ÖLESİYE SEVDİKTEN SONRA



Senin hayalinle yaşamak ne güzel

Yeşil dağlarına baktıktan sonra

Senden ayırmaya kıyamaz ecel

Ben seni ölesiye sevdikten sonra



Sis olsam hiç kalmasam dağlarından

Arı olsam koklasam çiçeklerinden

Vazgeçmek mümkün mü senin sevdandan

Ben seni ölesiye sevdikten sonra



Unutamam o şirin köylerini

Ruhumda yaşayan anılarımı

Meleklerde ağlar bildikten sonra

Ben seni ölesiye sevdikten sonra



Reşat’ın mezarı köyde kazılsın

Gelsin ki mezarımda güller açılsın

Sulayın mezarımı kuru kalmasın

Hasretim son bulsun öldükten sonra



Reşat KARACA



Yönetici: Sayın Karaca! Holaysa’nın sorunları ile ilgili neler anlatmak istersiniz?



Karaca: Tabiî ki! Köyümüzün birçok sorunu vardır. İnsanların bir arada yaşadığı yerlerde sorunlar da kaçınılmazdır. Ancak bu sorunları zamanında çözecek yöntem ve oluşumları yapmazsak, o zaman sorunlar artarak devam eder ve çözülmesi de zorlaşır. Ama öncelikle önyargılı olmamak gerekir. Herkes birbirine saygılı ve hoşgörülü olursa sorunların çözülmesi kolaylaşır. Köyümüzün başlıca sorunu; yollarımız özellikle de yayla yollarımız, kadastro yapılıyor. Bu konu ile ilgili çıkacak mülkiyet sorunları. Şenlikler ile köyümüzün tanıtılması ile ilgili eksiklikler, kur’an kursu ile ilgili sorunlar, jeolojik sorunlar (sel, heyelan sorunları) şeklinde sıralanabilir. Bu sorunların da aşılması köy muhtarlıkları ve kurulacak derneklerin çalışmalarıyla mümkün olacaktır.





Yönetici: Sayın Müdürüm! Holaysa’nın dışında yaşayan hemşerilerimiz ile ilgili neler anlatmak istersiniz?



Karaca: Köyümüzün dışında yaşayan insanlarımıza şunu tavsiye etmek isterim: Köyümüzü, doğup büyüdüğümüz ya da ana babamızın, dedelerimizin yaşadığı toprakları unutmasınlar! Sık sık ziyaret edip havasını teneffüs edip, suyunu içelim. Ve de en önemlisi ben şöyle bir tezim ve vasiyetim var, bunu paylaşmak isterim: Bir gün bu diyardan göçersem mezarım mutlaka köyde olacak. Çünkü çocuklarımın köyle, memleketle ilişkileri kesilmesin. Belki bir gün mezarımı ziyaret ederlerse köyü de memleketi de görmüş olurlar ve de unutmazlar.



Yönetici: Sayın Karaca! Okurlarımızın zevkle okuyacağı çok güzel bir sohbetimiz olmuştur. Kendinizi okurlarımıza tanıttınız. Aynı zamanda çok değerli fikirlerinizden yararlandık. Bizlere zaman ayırdığınız için site yönetimi adına sizlere teşekkür ediyorum. Bundan sonraki yaşamınızda sağlık, mutluluk ve başarılar dilerim.



Karaca: Tüm hemşerilerime ve köylülerime kendimi anlatma imkanı verdiğiniz için ben teşekkür ederim. Şunu unutmayın ki; biz memleketimizi gurbet ellerde en iyi şekilde temsil ediyoruz. Bu vesile ile tüm hemşerilerime ve size; selam, saygı ve sevgilerimi iletirken herkese mutlu, sağlıklı nice yıllar dilerim. Çalışmalarınız da üstün başarılar dilerim.











Röportaj: Kemal ÇUMAN

İRTİBAT:

GSM: 0-505-519 84 30

e-posta: kemal.cuman@turktelekom.com.tr