myefsane
Kayıt: 03 Arl 2006 Mesajlar: 2240
|
Tarih: Prş Eyl 18, 2008 7:14 am Mesaj konusu: |
|
|
Gururdan Korkmak
Büyük Türk Padiþahý Yavuz Sultan Selim, sert ve gerektiðinde þiddete baþvuran bir hükümdar olmakla beraber, dindarlýðý, Allah'a ve Resulüne baðlýlýðý, bu konuda iddialý olan bir çoklarýný geride býrakýrdý.
Suriye ve Mýsýr'ý fethedip Kölemenler devletini yýktýktan sonra mukaddes emanetler ve "Müslümanlarýn halifesi" unvaný kendine geçmiþti. Artýk camilerde hutbeler Yavuz Sultan Selim adýna okunuyor ve kendisinden "Hakimü'l-Harameyn" (Mekke ve Medine'nin hakimi) diye bahsediliyordu. O bu "Hâkimü'l-Harameyn" ifadesini kutsal yerlere saygýyla baðdaþmaz bulmuþ, "Hâdimu'l-Harameyn" (Mekke ve Medine'nin hizmetkârý) olarak deðiþtirmiþti. Dince kudsiyeti olan þeylere bu kadar saygýlýydý.
Yavuz Sultan Selim "þir-pençe" denen ve o devirler için öldürücü olan bir hastalýða yakalanmýþtý. Bu hastalýk kendisini iyice yataða düþürdüðü bir sýrada Yavuz'un sohbet dostu Hasan Can artýk yapýlabilecek fazla bir þeyin kalmadýðýný anlatmak için, "Efendimiz artýk Allah'la beraber olmanýn zamanýdýr" deyince, Koca hükümdar kendisini, "Sen bizi þimdiye kadar kiminle sanýrdýn hey Hasan Can?" diye paylamýþtý.
Ãþte bu büyük hükümdar, iki yýl süren, önemli savaþlara sahne olan, büyük zafer ve kazançlar elde edilen Suriye ve Mýsýr seferinden dönüþte ikindi vakti bu günkü Ãœsküdar'a gelmiþti.
Bütün beylere paþalara emir verdi ki gece oluncaya kadar Üsküdar'da kalýnacak, karþýya karanlýk basýnca geçilecekti. Bazý yetkililer gündüzden geçilmesini daha uygun bulduklarýný, geceyi beklemenin niçin gerekli görüldüðünü sormak cesaretinde bulundular. Padiþah da açýklama büyüklüðü gösterdi:
"Bütün dünyada yanký uyandýran büyük bir zafer, þan ve þerefle dönüyoruz. Gündüzün Ãstanbul'a geçtiðimiz takdirde halk büyük bir karþýlama yapacak tezahüratta bulunacaktýr. Bu da nefsime bir gurur getirebilir. Bundan Allah'a sýðýnýrým. Buna meydan vermemek için payitahta gece geçeceðiz." |
|