Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı verilerine göre, 1 dakikada 168 milyon e-posta gönderiliyor, 11 milyon kişi chat yapıyor.
2 milyon kullanıcı online porno izliyor. İnterneti en çok kullananlar çocuklar ve gençler! Çocukların %85’i Facebook profiline sahip, hesabı olanların üçte biri 13 yaş altında.
Çocukların %42’si kişisel bilgilerini herkesle paylaşıyor. İnternetin birçok davetsiz misafirin eve giriş kapısı olduğu ifade ediliyor. Ailelerin %90’ı çocuklarının internette çeşitli risklerle karşı karşıya olduğunu düşünüyor.
Ailelerin başlıca endişesi, çocuğunun pornografik ya da şiddet içerikli görüntülerle karşılaşması. 13–17 yaş arası çocukların yüzde 62,5’i ise internette ayrı bir odadan bağlanıyor.
Bu bilgiler ışığında aileler yapmalıdır?
Sosyal paylaşım profiline sahip çocuk ve gençler, bu sitelerle sosyalleşmiyor, yalnızlaşıyor. Bir çocuğun yalnızlaşması, yani sosyalleşmemesi, bu çocuğun kişisel gelişimi için önemli bir problem olarak değerlendirilmelidir. İki kişinin yüz yüze konuşmak yerine, “chat” yapmayı tercih etmesi de önemli bir kişilik sorunu olarak değerlendirilmelidir. Yanındaki arkadaşı ile sohbet etmekten keyif almak yerine, internetteki “chat” tan keyif alan bir kişinin sosyalleşme sorunu olduğu açıktır. Sosyalleşmesinde sorun olan çocuk ve gençlerin de sorunlu kişilik geliştirmeye aday oldukları açıktır.
İnternetin ayrı bir odada olması, interneti daha da tehlikeli hale getirir. Çocukların ayrı odalarının olması iyi olmakla birlikte, çocukların diğer aile bireylerinden soyutlanmasına neden olan uygulamalar çocukların gelişimlerine olumsuz etkiler yapar.
Teknolojik gelişmeler iyi kullanılırsa iyi, kötü kullanılırsa kötüdür. Ama çocukları teknolojinin esiri yapacak düzeyde bir uygulama, çocuğun karakter eğitimine olumsuz etki eder. Sokakta akranlarıyla oynamak yerine, teknolojik araçlarla oynamaktan keyif alan bir çocuk veya genç, internet bağımlısı olmaya adaydır. İnternet bağımlılığının, diğer bağımlılıklardan hiçbir farkı yoktur.
O halde ne yapmalı?
Mümkünse evimize internet almayalım. İnternet varsa, çocuğun odasında değil, ortak kullanılan bir mekânda kullanılmalıdır. Sosyal paylaşım sitelerine abonelik varsa, çocuklarımızı bu sitelerden uzak tutmak, bu sitelere abone olmaktan daha pedagojik bir davranıştır.
İnternet ve diğer teknolojik araçlar, çocuklarımızın sosyalleşmesine olumsuz etki ettiği sürece, çocuk ve gençleri bu teknolojik araçlardan uzak tutmak yararlı olacaktır.
Kontrolsüz ve denetimsiz bir internet kullanımı, çocuk ve gençlerin en büyük düşmanı olmaya aday bir uygulamadır.