HAMSİ TV KURUCUSU VE YÖNETİM KURULU BAŞKANI HEMŞEHRİMİZ MAHMUT NEDİMİ TOSUN İLE YAPILAN RÖPORTAJ
Değerli okuyucular. Saygıdeğer hemşerilerim. Sizlere bu güne kadar çok değerli hemşerilerimizi tanıttık. Roportajlar serisine devam ediyoruz. Sizlere aşağıda sunacağımız söyleşiyi görevli olarak bulunduğum İSVEC'in başkenti Stockholm den yayınlıyorum bu vesile ile buradan tüm hemşerilerime selam ve sevgilerimi iletiyorum.



Hamsi TV yönetim kurulu başkanı Mahmut Nedimi Tosun

Yönetici: Değerli okuyucularımıza, Almanya’nın Berlin kentinden sesleneceğiz. Konuğumuz Hamsi TV kurucusu ve yönetim kurulu başkani sayın Mahmut Nedimi Tosun olacaktir. Değerli hemşerim önce kendinizi okuyucularimiza tanitirmisiniz ?

Tosun: 1975 Berlin Doğumluyum.Hafız İbrahim Tosun'un Oğluyum. İlk ve Orta okulu Memlekette Okudum. 1990 Yılında tekrar Alman yaya geldim.

Yönetici: Sayin Tosun, İşadamı olarak yaptığınız islerle ilgili okuyucularimizi bilgilendirirmisiniz?
Tosun: İnşaat, Emlak, İs Makineleri Alim satim kiraya verme, Tekstil ve son olarakta Medya sektörüne girdim.

Yönetici: Hamsi TV yayinina, ilk basladiğindan bir süre sonra ara verdi. Şimdi ise yeniden yayina başladi. Kesintinin nedenlerini okuyucularimizla paylaşirmisiniz?

Tosun: Tabi bu sorunuz icin öncelikle cok tesekkür ediyorum. Bu konuda hamsi TV Yayin da olmadığı süre içerisinde çok fazla spekülasyon yapıldı. Bunlara burada da cevap vermek isterim.

Hamsi TV' yi 2007 Nisan ayinda kurdum ve kurduktan 1 hafta sonra yayina basladim.

Hiç bir altyapı yoktu, Kadro çok azdı, başlangıcı itiraf edeyim ki bu Sitenin resim Galerisin'den gece sabahlara kadar bizzat kendim indirerek ve resimleri teknik ekipteki arkadaslara ulaştırdım ve yayına başladık. Altyapısı güçlü olmayan hiç bir kurum sağlikli yol alamaz.Yayın yaptığımız yaklaşık 8 ay icerisin'de hem teknik bakim'dan hem yönetici kadrosu acisindan istediğim performansı göremeyince, her şeyi tekrar'dan sıfır’dan başlatma kararı aldim. Ilk edapta yayini durdurup giderleri azaltarak kurumun sağlıklı bir şekilde büyümesini sağlayıp,ilk etapta Lisanlı bir televizyon olmak icin Lisans basvurusunda bulundum. Bu arada, kurum içinde başarısız bazı çalışanların kurumla ilksisini kesip 0'dan kan değişikliğine giderek hem teknik personel hem bazi yönetici kadrosunda değişikliklere gittim. Bu ara kendi UPLINK istasyonumuzu kurdurttuk, Bazı programcılar yayında olmadığımız süre içerisin dede çekimlerine hem Almanya'da hem türkiye'de devam etti. Daha önce haziran 2008 olarak belirlediğimiz yayına başlama tarihini, eksikleri tam olarak gideremedigimiz icin geçikme yasadik. Ve Temmuz sonu itibariyle hem Uluslar arasi yayin yapma hakkina sahip bir Lisansimiz oldu ki bu çok önemli.Türkiye de böyle bir Lisansı olan Televizyon şayisi 5-6'yi geçmez. Hem Uplınk istasyonumuzu hazır hale getirdik ve Allah nasip etti Tekrar'dan yolumuza devam ediyoruz. Bu arada bazi art niyetli Şahısları’nda hakkımızda yaptıkları

Televizyon ve Mahmut Tosun batti şeklindeki ithamlarda güzel bir cevap vermiş olduk. Bakin bazı İnsanlar başkaların Başarısızlığından nemalanmak isterler, onların hayatını devam ettirme felsefesi başkalarının başarısızlığına Bağlarlar.

Yönetici: Sayin Tosun, genç yaşiniza rağmen Hamsi TV yi kurarak bölgemiz insaninin hizmetine sundunuz. Hemşerimiz olarak sizlerden gurur duyuyoruz. Yayin politikanızla ilgili neler söylemek istersiniz?

Tosun: Bizim Yayın politikamız her şeyden önce her yaş ta insanin izleyebileceği ismi Karadenizi çağrıştırsa da Ulusal düzeyde izlenebilmek,Saygi sınırlarını zorlamayacak bir yayın anlayışıyla programları hazırlatmak. Kültürümüzü örf ve Anenelerimize zerre zarar verecek hal ve davranış biçimlerine müsaade etmemek ve bizi biz yapan Değerlerimize yani küçüğe sevgi, büyüklere saygı düşüncesiyle hareket etmek.

Yönetici: Şu anda Hamsi TV'de toplam kaç kişi çalışıyor?

Tosun: Yaklaşık 50 civarında sabit kadrolu ve 17 de belli günlerde çalışanlar var.

Yönetici: İşadamı olarak, Çaykara’mızın, dolayısıyla köylerimizin kalkınması ile ilgili görüş ve düşüncelerinizi okuyucularımızla paylaşırmısınız?

Tosun: Çok önemli bir konuya değindiniz Çaykara’mızda maalesef son 20 yilda elle tutulur her hangi bir yatırım yapılmadığını düşünüyorum. Şimdi bir düşünelim Öncelikle eleştiriyi kendimize yapalım.Biz İşadamı olarak bölgemiz halkina ne verebildik yada ne verebiliyoruz.

Bakin Dernekler kurararak orda ciddi çalışmalar yapıp şenlikler düzenleyen Halkımıza hizmet yarışında olan İnsanları bir düşünün, bunlar başarılı oluyor mu? Oluyor yani şenlik vesaireler başarılı bir şekilde düzenleniyor. Şimdi Çaykara için geniş çaplı bir yatırım potansiyeli sağlayabilmek için,öncelikle bir alt yapı yani proje hazirlamak lazım. Ciddi bir şekilde bu projeyi hazırlayıp, hem Devlete hem işadamlarına götürüp izah edecek İnsanlara ihtiyaç vardır. Hatta ben ciddi anlamda inşallah ilerleyen zamanlarda böyle bir çalışmayı başlatmayı düsünüyorum. Örneğin Çaykarada Otel yok, Fabrika yok, yokta yok, yani ilk etapta caykara'da nasıl bir yatırım yapılabilir bunları araştırıp proje haline getirip kapı, kapı gezmek lazım. Hükümete işadamlarına gitmeli.Yani gece gündüzlü çalışma başlatarak bir an önce hem sıkıntı da olan esnafımıza ve issizlik yüzünden çalışmayan insanlara böylelikle katkı sağlayabilmek. Bakın olmayacak bir şey yoktur hayatta. Hayal olarak bakmamak lazim, önce bir hedef belirlenmeli ve bu hedeflere ulaşmak için çalışmalı. Cesaretle bıkmadan usanmadan projeler üretmek lazim.

Yönetici: Sayın Tosun, Almanya’da doğup büyüdünüz.Yurt dışında yasayan hemşerilerimizin kültürel olarak kendilerini tanımada sıkıntıları var. İki kültür arasında sıkışan gençlerimize kimliklerini korumalari için neler yapabiliriz?

Tosun: Bir düzeltme yapayım. Ben Almanya da doğdum ama bir yaşinda geri Memlekete döndük. Yani Holaysa'da büyüdüm.Ama değindiğiniz konu maalesef bizlerin çok sıklıkla yaşadığı başlı başına kültür çatışması diyebileceğim bir mevzudur. Kimlik nasıl korunur yada nasıl olur da bir Müslüman olarak açikca söyleyeyim Halk diliyle yoldan çıkılmaz? Bu tamamen yetiştirmeyle ilgili bir husus, çocuk doğar emeklemeye başlar ve belli yaştan sonra kendi başına yani genç yaşta hayata bakış acısı başlar. İşte bur da en büyük görev Ailelere düşüyor. Özellikle babalara. Siz evladınızı nasıl yetiştirirseniz o öyle büyür. Avrupa'da yada büyük şehirlerde hayat bambaşka. Etraf çirkefliklerle dolu. Bir baba olarak evladina bol para vererek yada her istediğini yerine getirerek onlara babalik görevini yerine getirdiklerini düsünenler aslinda evlatlarina en büyük yanlışı onlar yapiyor. Bakin ben açıkça kendimden örnek vereyim. Ben Almanya’ya ilk geldiğimde 16 yasındaydım Babam beni öyle bir disiplinle yetiştirdi, her attığım adımı bilmek istiyordu, yani okul'dan sonra nereye gidiyorum ne yapıyorum, bana her gün 5 mark verirdi.Yani dışarıda yemek yiyebilecek kadar bir para, daha fazla para istediğimde okul'dan sonra gel seni bir işe koyalım çalış dedi ve dediği işyeri, babamın ve çevresinin gittiği içinde Mescidi olan bir restoran idi, yani burada Babamın amacı çalışıp ona para vermem değildi, amaç kötü yola sapmamam için beni bir şekilde böylelikle kontrol altinda tutuyordu ve hep böyle gitti. Ayrıca benim Babam çok Sert ve disiplinli bizi yetiştirdi, ondan gizli yoldan sapma şansım yoktu ki Allah Babam dan her zaman razi olsun, bu günlere gelmemde onun beni yetiştirmesinde çok büyük katkısı vardır. Ama başkaları ne yapıyor çocukları ne istiyorsa bir dediklerini iki yapmiyorlar harçlığı Cebe bol koyuyorlar, sonra ver elini diskolar, ver elini eğlence yerleri bir de bakıyorlar ki evlatları bataklıkta.Bir daha da o bataklıktan çıkaramıyorlar. Çünkü iş işten geçmiş oluyor. Yahu neymiş efendim ben Çocuğumu sıkamam, ben çocuğumla arkadaş gibiyim, biz kültürlü insanlarız Çocuklarımıza baskı yapamayız diyenler, aslında bu şekildeki dünya görüsüyle en büyük kötülüğü evlatlarına yapıyorlar. Orası holaysa değil ki,her adım başı affedersiniz esrarcısı, eroinmanı yani ne ararsanız var. Ama Çaykara gibi ufak bir yerde yetişirseniz o başka, o zaman çok kültürlü bir Aile olduklarini iddia edenler Çocuklarına müdahale etmeyebilir. Ama Avrupa'da konuya serbestlilik açısından çok yoldan çıkmama olarak bakmak lazim.

Yönetici: Sayın Tosun, Tüm hemserilerimizi ortak bir noktada buluşturan, sitemizin yayını ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Tosun: Allah hizmeti geçen herkesten razı olsun. Ben zaman buldukça devamlı takip ediyorum. İş yerlerimde Evim de Bilgisayarımda en başta kayıtlı olan sitedir. Bizleri memleketimizle buluşturuyorsunuz, bu da kültüre memlekete bir hizmettir. Allah Yolunuzu daima açik etsin.

Yönetici: Sayın Tosun, Dünyanin her yerine dağılmış olan hemşerilerimize bir mesajınız varmi?

Tosun: Nerden geldiklerini, ne olduklarını hiç bir zaman unutmasinlar. DOYDUKLARI YERLER'DE YAŞAMAK ZORUNDA KALSALAR'DA DOĞDUKLARI YERLERİ UNUTMASINLAR. Bizi biz yapan değerler'den kopmasınlar, Faydalı işlerde bulunsunlar. Boş şeylerin peşinden gitmesinler.

Yönetici: Sayın Tosun, Hamsi Tv ‘nin yayina girmesinden gurur duyduk, Çaykara’miza bölgemize ve ülkemize büyük yararlar sağlayacağina inaniyoruz. Bu vesile ile site yönetimi adına sizleri tekrar tebrik ediyorum. İleriki tarihlerde inşallah tekrar sizlerle beraber oluruz.

Tosun: Bu fırsatı bana verdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum. Ayrıca dünyanın her yerindeki hemşerilerime selam ve sevgilerimi iletiyorum. Onların dualarını bekliyorum.

Röportaj: Kemal ÇUMAN
e-posta: kemal.cuman@turktelekom.com.tr